< “Onun Yerine Başkası Bakamaz Mı?”

Daha bir dizi yerde oyların sayılması tamamlanmamışken farklı biçimlerde kayyum atama girişimlerinde bulunmuştu dinci faşist iktidar. Hiçbir gizlisi saklısı olmadan hem de. ...

İzmir'in Karabağlar ilçesindeki 1 No’lu Aile Sağlığı Merkezi’nde Aile Hekimi olarak görev yapan Dr. Murat Ceyhan aniden fenalaşıyor ve aynı yerde görevli arkadaşları hemen başına koşuyorlar…

Sonrası ne kadar acı olsa da, aslında çok da şaşırtıcı değil…

Birkaç dakika içinde ölecek olan doktora muayene olmak için bekleyen hastalar var…

Doktorlar nabzı ve bilinci bir anda kaybolan meslektaşlarını yaşama döndürmek için çırpınmaya başlıyorlar bir anda.

Diğer tarafta, dertlerine çare arayan hastalar… Ve ister istemez soruyorlar, “O’nun yerine başkası bakamaz mı bize?”

Ve doğallığında şok ve öfke patlaması yaşıyor doktorlar… “Biz O’nun canıyla uğraşıyoruz!...”

Yıllardır boza-oynaya yapboz tahtasına çevirdikleri sağlık sisteminin geldiği nokta bu… Sağlık sisteminin sağlıkçıları ve hastaları getirdiği nokta… Pandemi dönemini hiç saymıyoruz bile…

Hastalansa da, günlerce, haftalarca randevu alamadıkları için doktor yüzü bile göremeyen hastalar (sigortasızlığı ve parasızlığı es geçelim), günde yüze yakın hastaya bakmak zorunda kalan doktorlar…

Doktora ulaşmayı başarabilen hastalar artık karşısındakinin bir insan, canını dişine takmış çalışan bir emekçi olduğunu göremiyor; günler-haftalar süren uğraşısının sonucu olarak -özel hastane ise ödediği paranın karşılığı olarak- sağlık emekçilerini kendisine hizmet etmesi gereken bir varlık, bir hizmet ögesi olarak görüyor.

Hekimler ise tıpkı fabrikada önünde akıp giden bandın başında her saniye, her dakika, her saat, her gün aynı hareketi, aynı işi yapan işçi gibi aynı alışkanlık, acele ve yabancılaşma ile aynı muayeneyi yapıyor, tetkik istiyor reçete yazıyor “sıradaki”ni çağırıyor.

Bu makinede bir dişli aksadığında yani doktor en ufak hata yaptığında ya da karşısındakini olumsuzladığı anda bu ona “şiddet” olarak geri dönüyor.

Kamusal sağlık hizmetine ulaşmanın bu kadar zorlaştırıldığı, ilişkilerin müşteri-hizmet veren ilişkisine dönüştürüldüğü bu ortamda, yukarıdaki olayı yaşayan doktorların hastaya öfkeyle dolması, en doğal insani tepki…

Ancak bu sistemde hasta ve doktor yani insanın insanla ilişkisi yok. Müşteri-hizmet üreticisi ilişkisi var. Ve bu ortamda doğallığında soruyor müşteri, pardon hasta, “bize başkası bakamaz mı?”

2024 1 Mayıs’ı yaklaşırken İstanbul’un işçi, emekçi bölgelerinde, kent meydanlarında 1 Mayıs çalışmaları hız kazanmış durumda. ...

Kadın işçilerin öncülüğünde şekillenen Agrobay Seracılık‘taki mücadele, içeride kalan ödenmeyen ücret ve yıllık izin alacaklarının ödenmesiyle ilk önemli kazanımını elde e...

Basına yönelik saldırılar devam ediyor. Günün ilk saatlerinden itibaren, Kürt medyasına ve emekçilerine yönelik saldırılar başladı. ...

İzmir Kemalpaşa’da bulunan Abalıoğlu-Lezita’da greve çıkan işçilerin mücadelesi 50’li günlerine ulaştı. ...

Çocuk ve genç işçiliğine ve iş cinayetlerine karşı eyleme geçen İSİG Meclisi, çocuk işçiliğin yasaklanması, eğitime verilen bütçenin artırılması, MESEM projesine son verilmesi...

Kadıköy'de açıklama yapan Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası, Ocak ayında söz verilen taban maaşı haklarını sordu. Öğretmenler haklarından vazgeçmediklerini ve alıncaya kadar her...

2007 yılında, Sibelimizin annesi Sakine Sürücü ile yapılan bir söyleşiyi, ve annemizin anlatımlarını paylaşıyoruz: ...

“İnsanın idealleri uğruna yaşamasıyla, ölmesi arasında bir fark görmüyorum”... Ölüm Orucu eylemlerinde, eyleminin 122. gününde ölümsüzleşen Sibel Sürücü’nün sözleriydi b...

Aralarında Mücadele Birliği Platformu’nun da yer aldığı 2024 1 Mayıs Taksim Platformu, 1 Mayıs’ın tarafı olan tüm güçlere çağrı yaparak bu sene 1 Mayıs’ın Taksim’de kitlese...

Arama

 

LENİNİST TEORİ

ÖNSÖZ

           Tüm Sayılar

Yeni Kitaplarımız

E-Kitap

Tüm E-Kitaplar için resme tıklayınız...

Devrimin Çağrısı

 

Editoryal 2023-2

 

Zafere Kadar Genç Yoldaş

Ukrayna Kimin Savaşı

 

Dergilerle Kısa Tarih