< Kadıköy'de Maden İşçileriyle Dayanışma Eylemi...

Buna bir politik müflisin ayakta kalma çırpınışı da denebilir. Yerel seçimlerde uğradıkları politik hezimetten, uğradıkları derin hayal kırıklığından sıyrılmanın yolu olarak, TİP, “yeni bir hikaye” yazmaya hazırlandığını ilan etti. ...

İşçi Temsilcileri Konseyi (İTK) ve Emeğin Gücü Derneği üyeleri, Soma ve Ermenek işçilerinin tazminatlarının ödenmesi talebiyle Kadıköy'de, Beşiktaş-Kadıköy İskele Meydanı'nda basın açıklaması yaptı.

Kadıköy'de, tazminatlarının ödenmesi talebiyle Soma ve Ermenek'ten Ankara'ya yürüyüşe geçen ancak jandarma ve polis saldırısıyla karşılaşan maden işçileriyle dayanışma eylemi yapıldı. İşçi Temsilcileri Konseyi (İTK) ve Emeğin Gücü Derneği üyeleri Beşiktaş-Kadıköy İskele Meydanı'nda bir araya gelen işçiler "Soma İşçisi Yalnız Değildir", "Yoksulluğa Geleceksizliğe Son", " Ya Bir Yol Bulacağız Ya Bir Yol Açacağız" yazılı dövizler taşındı.

Eylemde "Soma Ermenek İşçisi Yalnız Değildir", "İşçiler Sizin Köleniz Değil", "Kahrolsun İşçi Düşmanları Yaşasın Mücadelemiz", "İşçilerin Birliği Sermayeyi Yenecek", "İşçiler Birleşin Devrim İçin Savaşın", "Hak Verilmez Alınır Zafer Sokakta Kazanılır" sloganları attı.

Eyleme hakları gasp edilen Cadde 54 AVM işçileri, Siyah Kalem Mühendislik işçileri de katıldı. Kurumlar adına basın açıklamasını inşaat işçisi Taner Mutlu okudu.

Manisa’nın Soma ilçesinde 13 Mayıs 2014 tarihinde en az 301 işçinin hayatını kaybettiği madenci katliamının ardından Türkiye Kömür İşletmeleri’ne (TKİ) bağlı rödevans işletmesi yapan çeşitli madenlerden işçiler işten çıkarıldığını ve işçilerin hukuki mücadelelerine rağmen yıllardır haklarını alamadıklarını hatırlatan Mutlu, işçilerin haklarını alabilmek için geçen yıl Ankara’ya yürüyüş başlattığnı, haklarının verileceğine dair sözlerin ise yerine getirilmediğini belirtti.

Ermenek’te bir yılı aşkın süredir maaş ve tazminatlarını alamayan Cenne ve Seba Maden Ocağı işçileri ile Manisa Soma’da 8 yıldır tazminatları ödenmeyen Uyar Madencilik işçilerinin 12 Ekim günü başladığını fakat polis ve jandarmanın saldırısına uğradıklarını, Salihli'de ise 2 Bağımsız Maden İş Sendikası yöneticisi ve29 işçinin gözaltına alındığını belirten Mutlu, gözaltına alındıktan 8 saat sonra serdest bırakılan maden işçilerinin Salihli Demokrasi Meydanı’na gelerek nöbete başladıklarını ve kararlılıkla eyleme devam ettiklerini vurguladı.

Maden işçilerinin, arkadaşlarını, gözlerini, bacaklarını kaybettiklerini ve can pahasına çalışıp emek vererek kazandıkları tazminatlarını ve ücretlerini almak için mücadele ettiklerini söyledi. Maden işçilerinin jandarma ablukasındaki anlatımlarını aktaran Mutlu, "Soma'da madencilerin katliamında en az 301 madenci katledildi. Mezarlığa girdiğinizde birbiri ardına uzanan mezarları ve her birinin başında ağlayan eşleri, çocukları görüyoruz. Bu çocuklar bizim çocuklarımız . O mezarda yatan biz olabilirdik. O gözü yaşlı eş bizim eşimiz olabilirdi. Bizi ölüme göndererek çalıştırıyorlar ve ölümlerimiz bile bunu durduramıyor. Hala işçiler katlediliyor her gün yeni ocaklar sönüyor" dedi.

"Ya onurlu bir yaşam için mücadele edeceğiz yada sessizce öleceğiz. Her gün yenileri eklenecek bizden sonra da bu mezarlığa biz buna sessiz kalırsak" diyen Mutlu, bugün maden işçilerinin yaşadıkları sorunların tüm işçi sınıfının sorunu olduğunu belirterek "Biz İşçi Temsilcileri Konseyi (İTK) ve Emeğin Gücü Derneği olarak İstanbul’ dan sınıf kardeşlerimizin mücadelesini selamlıyoruz. Örgütlü olduğumuz yerlerde destek ve dayanışma göstereceğimizi belirtiyoruz" dedi.

İşçi sınıfını ancak birleştiğinde bir güç olduğunu ve bunun mücadelesini verdiğini belirten Mutlu "Sermaye sınıfı bilsin ki, Soma ve Ermenek maden işçileri yalnız değildir. Maden işçilerine yapılan saldırıları, gözaltıları kınıyor ve kabul etmiyoruz" dedi.

Dün Salihli'de gözaltına alınan ve sonrasında kent meydanındaki nöbette jandarma ablukasına alındıklarında, maden işçilerinin bu ablukaya karşı "Sanki suçlu bizmişiz hırsızlığı biz yapmışız gibi hesabi bizden sormaya çalışıyorlar. Hesap vermesi gerekenler, hesap sormaya çalışıyorlar. Oysa maden işçilerin haklılığını herkes biliyor. İşverene gücü yetmeyenler gücünü işçilerde sınıyor. Biz maden ocaklarında bıraktığımız ayaklarımızı gözlerimizi istiyoruz. Sizden korkmuyoruz" yanıtı vererek eylemi sürdürdüğüne dikkat çeken Mutlu, "Yerin 7 kat altını kazıp ölen biz, yerin üstüne binalar dikip ölen biz! Ve hakkı hukuku kaybolan biz, ölmemek için birlikte mücadeleye devem edeceğiz" dedi.

Mutlu sözlerini "Ancak örgütlü bir mücadele verilğinde işçiler ölmeyecek ve hakları gasp edilmeyecek. Bunun için de bulunduğumuz her alanda örgütlenneye sınıf kardeşlerimizle dayanışma ve mücadeleye devam edeceğiz. Maden işçilerinin talepleri talebimiz, mücadelesi mücadelemizdir. Soma ve Ermenek maden işçileri yalnız değildir" diyerek tamamladı.

Eyleme katılan müzik öğretmeni Hilal İyidoğan ise maden işçilerini selamlayarak, kendi yaşadığı hak gaspını aktardı.

Mesleğini yapabilmek için ailesinin karşı çıkmasına rağmen İstanbul'da bir özel okulda çalıştığını fakat hiç bir hakkını alamadan memleketine dönmek zorunda kaldığını aktardı. "Emeğimin karşılığını alamamak, en çok da aileme karşı mahçup olduğum için psikolojik olarak çok kötü durumdaydım. Bir sene boyunca paramı ödemediler. Sonra Emeğin Gücü Derneği'nden arkadaşlara ilettim. İlgilendiler, ne yapmam gerektiğini anlattılar. Ve onların desteği sayesinde kısa sürede bütün alacağım ödendi. Bu süreçte birlikte olmanın dayanışmanın nasıl güzel bir şey olduğunu ve yalnız olmadığımı anladım. Bana bunları yaşatan ve yalnız bırakmayan Emeğin Gücü Derneği ve İTK'daki arkadaşlara teşekkür ederim. Ve şunu söylemem gerekiyor. Hakkını arayan her kim varsa bilsin ki, yalnız değil. Mutlaka onunla birlikte mücadele edecek hakkını arayacak işçiler vardır. Haklarını aramaktan asla vaz geçmesinler. Meslekleriyle ilgili komitelerle, kurumlarla iletişim kursunlar ve haklarnı alsınlar" dedi.

İşçiler kısa konuşmalar ve maden işçilerine destek sloganlarıyla eylemi sonlandırdı.

Filistinli sendikalar, tüm emek örgütlerini, “1 Mayıs'ta Filistin'in Kurtuluşuyla Dayanışma İçin” bu çağrıyı imzalamaya ve 2024 1 Mayısını “Filistin Direniş İşçileri Günü...

17 Nisan günü sabaha karşı saat 04.00'te, ABD’de yüzlerce Colombia Üniversitesi öğrencisi kampüsün ana bahçesinde bir "Gazze Dayanışma Kampı" kurdu. Öğrenciler, Üniversite İsrail...

Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT), 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla çocuklardan “güvenlik”, “istihbarat” ve “gizli ajan” kelimelerini resimle ya da mektupl...

Günümüzde dünyanın herhangi bir köşesinde yaşanan önemli bir olay hem hızla duyulmakta hem de başka coğrafyalar üzerindeki etkileri hızla açığa çıkmakta. Dolayısıyla da emekçi ...

Mücadeleci 10 Sendika bir araya gelerek 1 Mayıs'ta Taksim'de buluşma çağrısında bulundu. Yıllardır işçi ve emekçilere yasaklanan Taksim Meydanı'nı için "Geri alacağız, Taksim bizimd...

“Öldürmenin pek çok yolu vardır. Karnına bıçak saplamak, ekmeğini elinden almak, hastalığını iyileştirmemek, kötü koşullarda yaşatmak, ölesiye çalıştırmak, intihara sürükle...

Yeni tanıştığımız, belediyeye bağlı bir taşeron şirkette çalışan işçi anlatıyor, “İki üniversite bitirdim, 26 bine çalışıyorum. Yol-yemek çıkarsan asgari ücret işte. Bu ...

  17 Nisan Sağlıkta Şiddete Karşı Mücadele Günü'nde Antep'te bıçaklı saldırı sonucu yaşamını yitiren Dr. Ersin Arslan ve şiddet nedeniyle yaşamını yitiren sağlık emekçileri a...

İşçi sınıfının birlik, mücadele ve dayanışma günü olan 1 Mayıs yaklaşıyor. Açlığın, sömürünün, geleceksizliğin giderek arttığı bugünlerde milyonlar işçi, emekçi her g...

Arama

 

LENİNİST TEORİ

ÖNSÖZ

           Tüm Sayılar

Yeni Kitaplarımız

E-Kitap

Tüm E-Kitaplar için resme tıklayınız...

Devrimin Çağrısı

 

Editoryal 2023-2

 

Zafere Kadar Genç Yoldaş

Ukrayna Kimin Savaşı

 

Dergilerle Kısa Tarih