1 Mayıs İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü yaklaşırken, iktidarın devrimci güçlere dönük saldırıları artıyor. 29 Nisan günü İstanbul, Ankara, Eskişehir ve Konya’da sabah saatlerinde ev ve bürolara düzenlenen polis...
İstanbul Emek, Barış ve Demokrasi Güçleri, bu sabah Taksim çağrısı yapan devrimci örgütlere yönelik gözaltı saldırısına karşı Kadıköy'de Süreyya Operası önünde basın açıklaması yaptı.
1 Mayıs 2025 Taksim Tertip Komitesi, gerçekleştirdiği basın toplantısında "Taksim, işçi sınıfının tarihsel, toplumsal, Anayasal hakkıdır! Taksim yasaklanamaz!" diyerek hep birlikte Taksim'e yürümek üzere 1 Mayıs'ta saat 10.30’da Şişli Camii...
2025 1 Mayıs'ına iki gün kala gözümüzü şafak operasyonlarıyla açtık. Ekonomik krize, geleceksizliğe, kadın katliamlarına, irade gasplarına karşı bugünlerde; toplumun her kesiminin yüzünü sokağa döndüğü bir ayaklanma halinden geçiyoruz.
1 Mayıs'a 2 gün kala baskın ve gözaltılar yaşandı. İstanbul'da sabaha karşı yapılan ev baskınlarında Önsöz Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Songül Yücel ve Mücadele Birliği Platformu temsilcisi Muhammed Hizmetçi’nin de aralarında olduğu 100’e yakın...
İstanbul İSİG Meclisi ve İstanbul Tabip Odası, 28 Nisan İş Cinayetlerinde Hayatını Kaybedenleri Anma ve Yas Günü'nde Kadıköy Süreyya Operası önünde Çocuk İşçiliğine Gençlerin Güvencesiz Çalıştırılmasına ve İş Cinayetlerine karşı mücadele çağrısı...
Ankara İSİG Meclisi, Ankara Tabip Odası, Dev Sağlık-İş ve SES, 28 Nisan İş Cinayetlerinde Hayatını Kaybedenleri Anma ve Yas Günü sebebiyle çocuk işçi cinayetlerine dikkat çekti. Çocuk işçiliğin giderek arttığına ve güvencesiz koşullarda...
Samandağ'da içinde Emekçi Kadınlar’ın (EKA) da imzacısı olduğu Suriye İçin Kadın İnsiyatifi'nin çağrısıyla, Suriye'de Alevi halkına yönelik yapılan katliamlara dur demek için, Türkiye’nin birçok yerinden gelen kadınların katılımıyla 24 Nisan günü...
İstanbul'da 23 Nisan günü yaşanan deprem sonrasında SES Aksaray Şubesi, İstanbul Üniversitesi Çağa Tıp Fakültesi'nde bulunan riskli binaların boşaltılması gerektğine dikkat çekti. Yaşanabilecek olumsuzluklardan yöneticilerin sorumlu olacağı ifade...
Maden sahalarından, haddehanelerden, çam fabrikalarından, kimya tesislerinden, yolları yapanlardan binaları dikenlerden tek cümleyle hayatı var eden işçi sınıfından bu salondaki herkese ve bu salondakiler adına tüm işçi sınıfına selamlar olsun.
İstanbul Üniversitesi öğrencileri, gözaltındayken işkenceyi uğradığını dile getiren tarih bölümü öğrencisi Eren Üner hakkındaki yeni gözaltı kararını protesto etti.
İnşaat işçilerinin ATR Yapı önündeki eylemi 8. gününde. İşçilere sendikalar ve üniversite öğrencileri destek veriyor.
Karayolu Taşımacılık İşçileri Sendikası (KATAŞ-SEN) ve Yapı ve Yol İşçileri Sendikası (YAPI YOL-İŞ), "Söz İşçide Karar Birlikte" şiarıyla 20 Nisan'da çeşitli iş kollarından işçilerin bir araya gelerek sorunlarını ve mücadele yöntemleri çözüm...
İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi Hapishane Komisyonu 682. Hafta eyleminde Ankara'da Sincan Kapalı Kadın Zindanı'nda tutuklu bulunan Özge Özbek'in serbest bırakılmasını istedi.
Cumartesi Anneleri / İnsanları 1047. Hafta eyleminde 44 yıl önce gözaltında kaybedilen Nurettin Yedigöl için Galatasaray Meydanı'ndaydı. Gözaltında kaybedilen yakınlarının fotoğrafları ve karanfillerle Galatasaray Meydanı'nda buluşan Cumartesi...
V- Rojava Tehlikede
Bu noktada, ayrı bir başlık açıp kısaca da olsa Rojava üzerinde durmak gerekiyor. Çünkü Rojava konusu, sosyal şoven parti ve örgütlerin -bir kez daha, bunların başında TKP geliyor- Kürt ulusunun kendi kaderini tayin hakkı savaşında “kendi devletlerinin”, Türkiye'nin yanında durmak için sıklıkla kullandıkları bir konudur.
IV- Uzlaşma Çabaları
“Adana Mutabakatı” ve KÖH lideri Öcalan'ın tutsak edilmesinden sonra çok geçmeden BAAS iktidarında önemli bir değişiklik oldu. Baba Hafız Esad öldü, yerine oğlu Beşar Esad geçti.
III- Kırılma Noktası
Buradan, burjuvazinin devleti tümden ele geçirdiği ve her şeye hakim olduğu sonucu çıkarılamaz elbette.
II- Suriye Hedefte
Neden Suriye diye sorulabilir! Yanıtı basit: Çünkü Suriye, Ortadoğu'da (Batı Asya) önemli bir konuma sahiptir. Suriye'nin “tam ilhakı”, olmazsa dinci faşistlerin iktidar olduğu bir ülkeye dönüştürülmesi en başta İsrail'in güvenliği açısından önemliydi.
Suriye, düşmanları dahil, kimsenin beklemediği bir anda ve hızda yıkıldı. Öncesi bir yana, modern tarihi yüzyılı geçen bir devletin bu hızla yıkılması, doğal olarak, tartışmaları da beraberinde getirdi. Nasıl ve neden olmuştu bu yıkım sorularına verilen yanıtlar, her taraf ve kesimde olduğu gibi, komünist ve devrimci partiler arasında da tartışmalara yol açacak gibi görünüyor.
Dünyada taşlar yerinden oynuyor. Her geçen gün, dünyayı sarsacak gelişmelere uyanıyoruz artık. Son olarak Suriye, iki haftayı bulmayan bir zaman zarfında dinci faşist çetelerin, onların iplerini ellerinde tutan emperyalistlerin, Türkiye ve siyonist İsrail gibi devletlerin avuçlarının içine düştü ve yıkıldı.
Suriye dünyayı şaşkına çeviren bir hızla düştü. Yüzyıllık bir devlet, yedi gün içinde sürü güdüsüyle hareket eden katil çetelerin avuçlarının içine düştü.
Suriye ve Rojava halkları yine bir dinci-faşist saldırganlıkla ve işgalle karşı karşıya. Geçtiğimiz haftadan bu yana emperyalizm, dinci faşist iktidar ve bölge gericiliğinin desteklediği, bizzat örgütleyip yönlendirdiği dinci faşist çeteler Halep, İdlip kırsalı, Tel Rıfat ve Hama’ya yönelik kapsamlı bir saldırı başlattı. Kısa sürede ilerleyen dinci-faşist çeteler, en stratejik yerlerden biri olan Halep dahil olmak üzere, birçok yeri ele geçirdi, insanları katletti, kentleri ve kasabaları yağmaladı. Tel Rıfat ve çevre bölgelerde yaşayan 150.000’den fazla insan, yaşadığı yerden sürgün edildi.