Beklenti, dinci faşist iktidarın başının Bağdat seferinden sonra saldırının başlayacağı idi. Hayır, beklemediler! ...

Yüz yüze eğitimin başlayacağı tarih olarak bakanlık tarafından ilan edilen ve Cumhurbaşkanı tarafından detayları açıklanan 21 Eylül yaklaştıkça, bu konudaki tartışmalar da artarak devam ediyor.

İlkokul 1. sınıfların ve okul öncesi öğrencilerinin yüz yüze eğitime başlayacağı duyuruldu. Normal plan ilk aşamada 8. ve 12. sınıflarda bu tarihte başlanmasıydı. Fakat şimdilik buna cesaret edemediler. Salgının geldiği boyutu rakamlarla gizleseler de, fiiliyatta atılan bazı adımlarda durum gizleyemiyorlar. Uzun bir süre yüz yüze eğitimin yapılamayacak olmasından dolayı, bu hafta itibariyle kurslar açıldı. 8. ve 12. sınıfların sınava girecek olmalarından dolayı doğacak tepkileri bu şekilde azaltmayı planlıyorlar. Fakat okulların durumu ne kurs yapmaya müsait ne de anasınıfı ve ilkokul birinci sınıfların eğitime başlamasına. Sadece öğretmenlerin okula geldiği bir haftalık seminer çalışmaları döneminde bile onlarca okulda yüzlerce öğretmen arkadaşımız virüse yakalandı.

Genel olarak baktığımızda birçok okulun fiziki ortamı, öğrenci sayısı düşünüldüğünde sosyal mesafeyi ayarlamak açısından imkânsız.

Okullardaki temizlik işçisi sayısı yetersiz. Tüm okullar düşünüldüğünde okul başına bir kadrolu temizlik işçisi bile yok. Kadrolu çalışan çok az. Temizlik işçilerinin büyük çoğunluğu il/ilçe milli eğitim müdürlükleri tarafından taşeron firmalar arayıcılığıyla çalıştırılıyor. Çünkü bu şekilde çalışan işçilerin neredeyse hiçbir hakları yok ve maaşları düşük.

Bu arada 1 Eylül itibariyle atanan arkadaşlarımızın kararnameleri hala hazırlanmadı. Ne zaman hazırlanacağına dair de bir açıklama yok. Mağduriyet her alanda, her yerde.

21 Eylül'e yaklaşırken çok net söylüyoruz: Eğitim-öğretim bu haliyle yüz yüze başlayamaz, başlamamalı. Ama sistem açısından baktığımızda; okulların açık olması normalliği temsil ediyor ve okullar açık olduğunda sistem hiçbir eksiği, hatası yokmuşçasına her şey normal ve kontrol altında masalına rahatça devam edecek. Çünkü en büyük korkuları üretimin durması, sömürüden elde edilen kârın azalması yani “anormalleşme”.

İstanbul’dan DEK’li Bir Öğretmen

  Esenyurt Necmi Kadıoğlu Devlet Hastanesi'nde 1 Mayıs ve geçen hafta yaşanan yemekten zehirlemeye ilişkin çalışma yapmak isteyen SES Bakırköy Şubesi üyelerine Başhekim ise "Siz terö...

Sendikalı oldukları için işten atılan ve direniş sırasında iki kez jandarma saldırısıyla gözaltına alınan ve haklarında dava açılan Agrobay Seracılık işçilerine açılan dava Be...

İstanbul Finans Merkezi Merkez Bankası şantiyesinde İnşaat-İş ve Dev Yapı-İş'in üyelerinin gasp edilen hakları için şantiyede yaptıkları eyleme bugün de polis saldırarak işçileri...

ABD’li üniversitelerin başını çektiği üniversite öğrencileri, soykırıma maruz kalan Filistin halkıyla dayanışmak ve üniversitelerinin İsrail’le ekonomik ve akademik ilişkilerine...

“Tam umudu kesmişken...” diyordu bir arabesk şarkıda... günümüz reformizmine nasıl da uyuyor. ...

23 Nisan'da İstanbul, Ankara ve Urfa'da gözaltına alınan 9 gazeteci savcılık ifadeleri için adliyelere getirildi. ...

Çorlu'da 25 kişinin can verdiği tren kazası davasında karar çıktı. Dönemin TCDD Bölge Müdürü Nihat Aslan'a 15 yıl, Levent Meriçli'ye taksirle ölüme sebebiyetten 9 yıl 2 ay, Mümin ...

Beş yıl önce İşçi Temsilcileri Konseyi Hazırlık Komitesi toplantılarının birinde serbest kürsüye çıkan bir işçi, “İlk defa buradayım, bu taraftayım. Yıllardır işçiyim, send...

1 Mayıs yaklaşırken sendikaların 1 Mayıs çalışmaları ve çağrıları da yoğun bir biçimde devam ediyor. ...

Arama

 

LENİNİST TEORİ

ÖNSÖZ

           Tüm Sayılar

Yeni Kitaplarımız

E-Kitap

Tüm E-Kitaplar için resme tıklayınız...

Devrimin Çağrısı

 

Editoryal 2023-2

 

Zafere Kadar Genç Yoldaş

Ukrayna Kimin Savaşı

 

Dergilerle Kısa Tarih